24 Şubat 2025

Abana Haber Sitesi

Eğitim, Sağlık, Ekonomi, Teknoloji Haber Sitesi

Gaz sancısı sandı, aslında kanserdi! 6 ay ömür biçtiler: Kendi DNA’sı nasıl iyileştirdi?

Sağlıklı ve mutlu bir hayat sürüyordu, ta ki 2023'ün ocak ayında başlayan şiddetli gaz sancısına kadar. Basit bir rahatsızlık sanılırken, 5 santimetrelik bir tümör olduğu anlaşıldı. Ameliyat edilse de kanser ilerlemeye devam etti. Doktorlar, yalnızca 6 ayı kaldığını söyledi. Ancak Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Mutlu Demiray’ın önerdiği farklı bir tedavi, her şeyi değiştirdi. Tuğrul Erşan, mucizevi hikâyesini 'Sen Anlat' okuyucularıyla paylaştı.

“`html

Betül Topaklı / Milliyet.com.tr – Tuğrul Erşan, 1959 yılında Eskişehir’de dünyaya geldi. Annesi ev hanımı, babası ise çiftçi olan Tuğrul, dört kardeşin en küçüğü olarak sıcak ve huzurlu bir aile ortamında büyüdü. Eskişehir Atatürk Lisesi’nden mezun olduktan sonra Türkiye genelinde tanınan bir turizm şirketinin Eskişehir bölge müdürlüğünde çalışmaya başladı. İş yaşamındaki başarısını özel hayatında da sürdüren Tuğrul, evlendi ve bir erkek ile bir kız olmak üzere iki çocuk sahibi oldu. Hayatı, iş, aile ve sağlık açısından son derece yolundaydı. Ancak 2023 yılının Ocak ayında ortaya çıkan gaz sancısı her şeyi değiştirdi.

Tuğrul Erşan

“Sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürüyordum. Sağlık sorunlarım olmadığı için yıllık kontroller dışında doktora gitmiyordum. Ancak 2023 yılının Ocak ayında ani bir gaz şikayeti ile iç hastalıkları bölümüne başvurdum. Beklemediğim bir sonuçla karşılaştım; kan tahlilimde tümör markerlarım yüksek çıktı. Ultrason kontrolü istediler. Bu sefer karaciğerde bir leke tespit edildi. MR tetkiki için başvurdum, fakat sonuçlar 6 Şubat 2023’de çıkamadı çünkü Türkiye’deki deprem nedeniyle işlem yapılamadı. Nihayet, Mart ayında karaciğerimin sol tarafında yaklaşık 5 santimetre boyutlarında bir tümör tespit edildim.”

KANSER HIZLA YAYILIYORDU

Tuğrul, yalnızca gaz sancısı hissediyor olması nedeniyle kanser olduğuna inanmıyordu. Vücudundaki her kitle kötü huylu olmak zorunda değildi diye düşündü. Fakat MR sonrasında yapılan PET taramasında, kanser hücrelerinin diğer organ ve dokulara yayıldığı belirlendi. Kanser elini çabuk hissettirmeye başlamıştı; ama Tuğrul bu durumu bilmedi. Tüm sağlık raporlarıyla ilgili kızının endişelenmemesi için sürecin dışında kalmayı tercih etti.

AŞAĞI YOLCULUK BAŞLADI

Gerçeği kabullenmek istemese de, durumu artık ciddiydi ve acil ameliyat olması gerekiyordu. Çünkü karaciğerdeki ana damarların tıkanması riski mevcuttu. Kızı hemen doktor arayışına girdi. Bu süreçte Prof. Dr. Cüneyt Kayaalp ile görüştü. Yapılan muayene ile 6 Nisan 2023’de ameliyatına karar verildi. Ameliyat tam 11 saat sürdü; çünkü Mart ayında 5 santimetre olan tümör, ameliyat günü geldiğinde 11 santimetreye çıkmıştı. Ayrıca böbrek üstü bezlerine de sıçramıştı.

Agresif bir tümörle karşı karşıyaydı. İstanbul’daki başarılı ameliyattan sonra iyileşme süreci iki ay sürdü. Bu süre zarfında tekrar Eskişehir’e dönmedi. İki ay sonra Eskişehir’e döndükten sonra tıbbi onkologlarla tedavi süreçlerine devam etti. Koruyucu kemoterapi tedavisi almaya başladı. Onkoloğunun önerisi üzerine ilk üç kürün ardından iki ay içinde MR ve PET çekimi yaptırdı; fakat durum korkutucu şekilde kötüydü. Karaciğerde tekrar nükseden kanser, lenf bezlerine ve L2 ile L3 kemiklerine yayılarak akciğerde de lezyonlar oluşturdu. Yani iki aylık kemoterapi süreci neredeyse hiçbir fayda sağlamamış ve kanser vücudunun her tarafına yayılmıştı.

Tuğrul Erşan ve tedavi süreci

TÜMÖRLERİ YOK OLDU

Bu sonuçların alınması, Tuğrul’u, ailesini ve doktorları derin bir hayal kırıklığına uğrattı. Zira hastalık fazlasıyla agresif ilerliyordu. Eskişehir’deki doktoru Tuğrul’a tedavi anlamında başka bir seçenek olmadığını açıklarken 6 aylık ömür biçti. Tuğrul bu durumu şöyle anlattı: “Kızım hemen İstanbul’daki birçok onkolog ile görüştü. Hepsinin önerisi, kemoterapinin dozunu artırmaktı. Ancak Sadece Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Mutlu Demiray, alternatif bir tedavi önerdi. Bu tedaviye kabul ettik. 2023 yılının Eylül ayında tedavi sürecine başladık. Ayda bir kez İstanbul’a giderek, yaklaşık 3 saat hastanede kalıp damar yoluyla tedavi alıyordum. Bu süreçte hayat kalitemi etkilemiyordu. Tedavi sonrası Eskişehir’e döndükten sonra, aralık ayında tekrar MR ve PET çekimi yapıldı ve sonuçlar bizleri çok mutlu etti; çünkü karaciğer, akciğer ve vücudundaki tüm tümörler yok olmuştu.”

‘KİŞİYE ÖZEL TEDAVİ YAKLAŞIMI’

Tuğrul ve ailesi için bu durum, kanserli hücrelerin yok olmasını bir mucize gibi görünse de, Prof. Dr. Mutlu Demiray için bu bir bilimsel başarıydı. Peki, Tuğrul’a 6 aylık ömür biçilen agresif kanser hücreleri karşısında nasıl böyle bir tedavi uygulandı? Prof. Dr. Demiray, tedavi sürecini şöyle açıkladı:

“Hastamıza, 2023 yılının Şubat ayında safra yolu kanseri teşhisi konuldu. Nisan ayında ameliyat oldu, ancak tümör tam olarak çıkarılamadı. Bu nedenle hemen kemoterapi tedavisine başlandı. Ancak 3 kür sonrası yapılan kontrollerde tümör büyümeye devam etti. Diğer meslektaşlarımız, mevcut kemoterapinin etkili olamayacağını belirterek yeni bir tedavi önerdiler fakat hasta ve ailesi bu öneriye şüpheyle yaklaştı. Kişiye özel tedavi uygulamamız sayesinde hastamız bize yönlendirildi. Ameliyat sonrası bir tümör örneği alarak genetik analiz yaptık. Bunun sonucunda hastanın tipik safra yolu kanseri olmadığını, başta karaciğer kanseri dediklerimizin hepatosellüler karsinom olabileceğini tespit ettik. Genetik verileri değerlendirerek başlayan yeni tedavi planını hasta ve yakınlarıyla paylaştık. Sonuç olarak immünoterapinin yanı sıra akıllı ilaçlar kullanılmasının gerekli olduğunu belirttik ve hasta da bu tedaviye onay verdi. İlk kontrollerde tüm tümörlerin kaybolduğunu gördük. Takip eden süreçlerde ise hastanın vücudunda hiç tümör tespit edilmedi; şu an neredeyse 1 yıl boyunca hem radyolojik hem de moleküler olarak tümörsüz durumdayız.”

Tedavi sürecinde Tuğrul Erşan

“`